Eczanelerdeki reçete vurgunu sessizliği!
Bir kesimin “işine gelmeyen konularda” medya ve gazetecilik mesleğini hafife alma çabalarına yaygın bir biçimde tanıklık ediyoruz. Onların ağzına bakacak olursanız, medya/gazeteciler ne yazmış, ne yazmamış hiç önemli değil! Öyle ya; memleketin tek sahibi olduğu kanısıyla hayal âleminde yaşayan o kadar çok bekriler (!) var ki…
Ve her defasında da ısrarla, inatla gazeteciliğin kazanacağını, kamudan yana saf tutan bu mesleğin; üç-beş havadarın sözüyle şekillenemeyeceğini, kabuk değiştiremeyeceğini anlatıyor/yazıyoruz.
Birilerince hakir gösterilmek istenilen bu meslek; son olarak Kayseri’deki bir çeteyi (!) gün yüzüne çıkardı. Şehrin bilindik eczanelerinin sahiplerinin de içerisinde olduğu yapı; devleti milyonlarca liralık zarara uğratmış!
Bu sacayağını belgeleyip, devletin harekete geçerek, suçluların yakasına yapışmasına vesile olan meslektaşımız Yusuf Ağaşe’yi yürekten kutluyorum.
Çete ve sisteme dönecek olursak…
Özetle; olaya adı karışan eczaneler arasında tezgâh kurulmuş; şehrimizdeki bir üniversitede tedavi gören hastalar adına sahte rapor ve reçeteler düzenlenmiş, yüksek maliyetli kanser ilaçları usulsüz şekilde temin edilmiş. Tüm bu yollar neticesinde de devlet 88 milyon 591 bin 972 liralık zarara uğratılmış.
Gazeteci kardeşimiz Yusuf Ağaşe’nin mağdur Cafer Bıyıklı adlı vatandaş ile yaptığı özel röportajı ihbar kabul eden devlet; düğmeye bastı ve üç aylık teknik/fizikî takip neticesinde 12 şüpheliyi gözaltına aldı.
Aldı almasına da o gözaltılar sonrasında şehrin dört bir yanında esmeye başlayan dedikodular bitmek bilmiyor:
“12 kişi gözaltına alındı. Milyonlarca liralık vurgun 4 kalfa üzerine mi yıkıldı?”
“90 milyona yakın vurgunu eczane sahiplerinin haberi olmadan 4 kalfa mı yapmış?”
“Gözaltılar sonrası eczane sahiplerinin lehine olacak siyasî temaslar mı oldu?”
“Gözaltına alınan eczane sahipleri, şehrin bilindik ailelerine mensup olmasa sonuç aynı mı olurdu?”
“Gözaltılar sonrası Ankara ve Kayseri’den duruma müdahil olan siyasetçiler oldu mu? Olduysa bunlar kim?”
“Şehirde başarılı bir operasyon ile bir çetenin ifşa edilmesi iktidar yahut muhalefet kanadını hiç ilgilendirmiyor mu? Bu operasyona dair lehte ya da aleyhte ses çıkarılmaması tesadüf mü?”
“Adımız bunlarla anılacak diye endişe taşıyan siyasetçiler var mı?”
Ne garip değil mi?
Kayseri’de ilaç çetesine yönelik olarak gerçekleştirilen operasyon; bütün sağlık sisteminin sıkı bir denetimden geçirilmesi gerektiğini de gözler önüne seriyor.
Bu işin görünün kısmı bir de buzdağının görünmeyen kısmı var ki…
Kim bilir oralarda neler var neler!
