Huzur şehrinin huzurunu bozmak...

Rotası şaşan ve 28 Mayıs’tan bugüne toparlanamayan ana muhalefeti eleştirirken, kentimizdeki milletvekillerinden Aşkın Genç’i “mümkün mertebe” teğet geçmeye özen gösterdim. Bunun tek sebebi vardı o da Genç’in hem Gazi Meclis’te yeni olması hem de spor camiasında kamuoyuna gösterdiği ve kabul gören “güler” yüzüydü.

CHP kimliğiyle özdeşleşmiş Genç’in, vekillikteki “acemilik” günlerini bitirip, “sağduyulu hareket ve söylemlerle” Kayseri’nin menfaatine olabilecek işlere imza atacağı umuduyla eleştiri hakkımızı sürekli öteliyorduk.

Bizler böylesi “saf” hayaller kurarken, yeni adıyla DEM’lilerin “Özel’e, CHP’nin eş başkan yakıştırması yapmasını bile sinesine çekenler” kervanına katılan Genç, hıncını kentimizden almaya karar vermiş!

CHP’li vekil diyor ki; “Artık uyuşturucu satıcıları lise çağındaki, ortaokul çağındaki çocuklarımızı zehirliyor. Okulların önünde uyuşturucu satmaya kadar vardılar. Biz ‘Sınır namustur’ derken işte tam da bunu kastediyorduk. Siz sınırlarınızı korumazsanız, ne olduğu kim olduğu belli olmayan milyonlarca düzensiz göçmeni ülkenize sokarsanız bu olayları da yaşamak zorunda kalırsınız. Türkiye maalesef uyuşturucu satıcıları için hem bir Pazar hem de rota olmuştur. Çocuklarımızın zehirlenmesine gönlü razı olmayan kim varsa bu olaya tepki göstermeli.”

Hakikaten sormak gerekiyor; Sayın Genç, bu iddialarınızı neye dayanarak ortaya sürüyorsunuz?

Elinizde bunlarla ilgili hangi belge, bilgi yahut kayıt var?

Afaki, belgesiz vahim derecedeki bu iddiaları bir vekil, üstelik yaşadığı bir şehre, o şehrin insan ve yöneticilerine nasıl yakıştırabilir, yaftalayabilir?

Bu sorumsuzluk değil de nedir?

Peki, ya bu söylemleri televizyon ekranlarında, internet sitelerinde yahut gazete sayfalarında köpürtenlere ne demeli?

Gazetecilik bu mu?

Şehrimize geldiği günden bu güne, halkın huzur ve güvenliğini “kırmızı çizgi” ilan etmiş, oluşturduğu güven timleri ile halkın gönül ve güvenini kazanmış, her platformda “Bu şehirde ne pahasına olursa olsun, uyuşturucu sattırmayacağız” diyerek, Emniyet Müdürlüğü ve bağlı birimleriyle nice başarılı operasyonlara imza atmış Vali Gökmen Çiçek, Emniyet Müdürü Kamil Karabörk ve ekip arkadaşlarının “uyuşturucu illetine karşı” canhıraş verdikleri mücadele, sizin muhalefet sandığınız ipe sapa gelmez iddialarınıza yem edilecek kadar ucuz mu?

Yazıklar olsun bu zihniyete de o zihniyete sufle (!) verenlere de…

Hele de oturduğu yerden “kime, neye hizmet ettiğinin şuurunda bile olmadan” her servis edileni parlatmaya çalışan gazeteci kılıklılara!