MHP'li İsmail Özdemir'e yazık edecekler...

31 Mart 2024 yerel seçimlerine adım adım ilerlediğimiz şu günlerde, “aslında rutinini bozmayan” siyaset kazanına “birileri” odun taşımaya başlamışa benziyor ki, kaynatılmak istenen kazandan “şimdilik” kargaşa ve güven kaybından başka hiçbir sonuç elde edilemez.

Kamuoyunda “Kim kalacak, kim gidecek? Yeni yüzler olacak mı?” sorularından doğan merakla, gözler AK Parti ve MHP kurmaylarınca oluşturulmuş komisyondan çıkacak haberlere çevrilmişken, hafta sonunda “enteresan” bir gelişme yaşandı.

Seyit Demirezen başkanlığında gerçekleştirilen 14. İl Kongresi’nde, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Üst Kurul üyeliğinde yer bulan Ali Alkan’ın, Kocasinan Belediye Başkan Aday Adayı olduğu ilan edildi. Alkan’ın aday adaylığını, Makine Mühendisleri Odası Kayseri Şube Başkanı Süleyman Varol’un X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımla öğrendik.

MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir’e yakınlığı ile bilinen Alkan’ın aday adaylığına ilişkin “halen” parti il teşkilatından bir paylaşım ya da açıklama yapılmış da değil.

Kulislerde, MHP İl Başkanı Seyit Demirezen’in, Alkan’ın aday adaylığından “Süleyman Varol’un sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma kadar” haberinin olmadığı ve bu duruma içerlendiği gibi izlenen yönteme de karşı olduğu konuşuluyor.

“Lider, Teşkilat, Doktrin” esasına bağlı MHP’de, bu “ani” hamlenin siyaseten getiri ve götürüsü önümüzdeki günlerde daha da netleşecektir.

Doğabilecek/yaşanabilecek parti içi tartışmaları bir kenara bırakarak, Ali Alkan’ın Kocasinan Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı konusunu “çok yönlü” analiz etmek gerekirse; akıllara ilk gelebilecek sorular şu şekilde sıralanabilir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile çekinilmiş bir fotoğraf karesiyle, AK Parti’ye “psikolojik” baskı mı uygulanmak istenmektedir?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ali Alkan’a, “Kocasinan Belediye Başkan Adayımızsın, hayırlı olsun” demiş midir?

14 ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından girilen yerel seçim sathına ilişkin olarak en net ifadelerle Cumhur İttifakı ruhunun tıpkı Mayıs seçimlerinde olduğu gibi devam edeceğini kamuoyuna ilan eden Bahçeli’nin dilinden düşürmediği “Koçbaşı” formülü çöpe atılmadığına göre, Kayseri’de, Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir ve MHP İl Teşkilatı’nı sıkıntıya düşürme ihtimali yüksek olan bu teşebbüs; kime, ne fayda sağlayacak?

Bahçeli’nin “Koçbaşı” formülünü hatırlatmak gerekirse; bütün illerde ittifak devam edecek ve hangi il/ilçe/bölgede güçlü kimse o desteklenecek. Temsil, yapılan anketlerde Melikgazi ilçesinde MHP’nin oy oranı AK Parti’den fazlaysa, Melikgazi’nin Belediye Başkan Adayı MHP’den olacak.

Hal böyleyken, AK Parti’nin yaptığı son anketlerde de tanınırlık yüzdesi 75, memnuniyet yüzdesi de 63 çıkan mevcut belediye başkanı Ahmet Çolakbayrakdar’a karşı MHP Ali Alkan’ı hangi gerekçe ile aday gösterecek/gösterebilecek?

Yapılan anketlerin sonuçlarına göre hareket edeceğini her fırsatta dile getiren Sayın Bahçeli, “Getirin bakalım MHP’nin Kocasinan anketlerini. Orada durumumuz nedir?” dediğinde, AK Parti ile MHP anketlerini kıyaslayan Bahçeli, “sırf birileri hevesleniyor diye” Kocasinan’da ısrarcı mı olacak?

Böyle bir beklentiye girmek bir yana bunun hayali bile MHP’ye zarardan başka ne verebilir?

Keza, Kayseri Ticaret Odası’nda da (KTO) “başarısız” bir girişim yapılmış ve Ali Alkan KTO yönetimine giremediği için odadaki MHP’li meclis üyeleri topluca istifa etmişler devamında da kamuoyu nezdinde şehrin iş insanları ile basının tamamını karşılarına alıyorlarmış gibi bir görüntü oluşmuştu.

Bu hatırlatmayı yapmamın sebebi şu:

İsmail Özdemir; çok seviyeli ve geleceği olan bir siyasetçi aynı zamanda da hem ülke hem de şehrimizin ihtiyaç duyduğu bir siyasetçi tipinin özelliklerini taşıyor.

Acaba birileri Sayın Özdemir’i yanlış mı yönlendiriyor?

Bu soruyu sormaktaki maksadımı biraz daha açmak istiyorum.

Konu; Sayın Alkan’ın aday adaylığını hak edip etmediğiyle hiç alakalı değil. Kaldı ki, ittifakın paydaşı olan bir partiden aday adayı olmasından daha doğal hiçbir şey olamaz. Burada önemli olan ve atlamamamız gereken; “ittifak ruhuna uygun olarak” bütün başkan adaylarının aynı anda açıklanması gerekirdi. Ve bu da Cumhur ittifakının adayı olarak kamuoyuna ilan edilmeliydi. Ama ne yazık ki, bunu yapmadılar!

Yarın-bir gün, yaygın medyadan birileri çıkıp, “Cumhur İttifakı çatırdıyor” diye birkaç yerde haber yapsa, “Birbirlerinden habersiz aday açıklıyorlar” şeklinde konuyu köpürtseler, bunu gerek iki lider Erdoğan ve Bahçeli gerekse de parti tabanlarına kim, nasıl izah edecek?