Mahmut TURSUN

Mahmut TURSUN

Kayseri, Köşe Yazısı, mahmut tursun, Yazar

BİR İNSANLIK DRAMI: GAZZE

Tam on gün oldu…

Hitlerin Almanya’sı tarafından soykırıma uğrayan, hayatları ve yaşadıkları gerek belgesel gerekse de filmlerle insanlığın beynine işlenen Yahudilerin bir yüz yıl sonra Filistin halkına yaptığı soykırımı “kahrolarak” izliyoruz.

Soykırım mağduriyetinden soykırım cellatlığına evirilmiş, gözü dönmüş, insanlıktan çıkmış, vicdan ve ahlakını kaybetmiş “bir avuç” Siyonist, mazlum, savunmasız, günahsız, silahsız anne-baba ve çocukların üzerine bombalar yağdırıyor!

Hiçbir kutsalları yok!

Ne hastane ne de güvenli koridor dinlemiyor sadece katlediyorlar!

Televizyon ekranlarına taşınan “ki çoğu da törpülenmiş” görüntüleri bile izlerken yutkunamıyor, nefes alamıyor, gözyaşlarımıza hâkim olamıyoruz.

Ülke bütünlüğü ve güvenliği adına “dost görünümlü” kanı bozukların SİHA’larımızı düşürmesi devlet tarafından millî hafızaya nasıl alınıyorsa, masum halkın katledilmesi de vicdani hafızamıza “silinmeyecek şekilde” kaydediliyor.

Keza, Rusya-Ukrayna savaşıyla tüm imkânlarını seferber eden Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin, zulme maruz sivil Filistin halkına karşı üç maymunu oynuyor olmalarını da hafızamıza alıyoruz.

Ve bir de içimizdeki Allahsızları!

Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İsrail dâhil dünyanın birçok ülkesinde yaşayan “vicdan sahibi” Yahudilerle, dünyaca ünlü İsrailli Yazar Yuval Noah Harari gibiler, yaşananlardan İsrail’in politikasını sorumlu tutarken, vicdan ve ahlakını kiraya vermiş yurdum insanlarının “Ama”, “Fakat”, “Tarih”, “Geçmiş” gibi kelimelerin arkasına sığınmasını, vicdanın sesiyle İsrail’in zulmüne bir vesileyle tepki gösteren insanlara karşı alaycı yaklaşım ve kinayeli cümleler kurmasını “üzülerek” okuyor, dinliyor, takip ediyoruz.

Devletlerarası savaşlarda bile kullanılması yasaklanmış bombalar, mermi yağmurları altında en doğal ve temel hakları olan yaşamları elinden alınan binlerce masum kadın ve çocuğun katledilmesi sizler için hiç mi bir şey ifade etmiyor?

Bir karıncayı bile incitmekten imtina eden anlayışa iman eden toplumdan gözü dönmüş, her yaşanan olayları salt siyasi pencereden okuyan, sadece siyasi görüşüyle tepki veren robotik, duyarsız, insanlık dışı bireyler olmayı nasıl başardık?

Ne ara bu hale geldik Allah aşkına?

Zulme zulüm, soykırıma soykırım, adaletsizliğe adaletsizlik, hukuksuzluğa hukuksuzluk diyemeyecek kadar nasıl onursuz olabiliyor ve yaşayabiliyoruz?

Bir Yahudi, bir İsrailli bile “Yapılan hatadır” diyebiliyorken, biz nasıl oluyor da vahşeti kutsama yarışına girmişçesine sokaklarda sesini yükseltmeye çalışan, tepkisini dile getiren insanlarımızı alaycı ifadelerle küçümsüyor, İsrail yanlısı gibi arsızca yazıp-çizebiliyoruz?

Oldu olacak onursuz duruş ve meziyetsiz tavır ve vicdanınızı kaybettiğiniz yaşamınızı “Eline sağlık İsrail!” sloganıyla süsleyin!

Allah ıslah etsin.

Allah vicdan versin.

324 kez okundu
PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×