CHP'nin "kronik" hastalığı!

CHP'nin
Edtör Editör

Anadolu Net TV ekranlarında üç yıldır süren Gündem Özel adlı programda, ana muhalefetin Türkiye ve Kayseri siyasetini özetlemek adına ısrarla şu cümleyi kurdum:

Fenerbahçe şampiyon, CHP de iktidar olmamak için elinden geleni yapıyor.

Elbette bu kinayeyi ezbere yapmıyorum.

Deyin ki, enflasyon can yakıyor…

Deyin ki, ülke iyi yönetilmiyor…

Deyin ki, işçi/emekli, esnaf kan ağlıyor…

Deyin ki, iş dünyası mutsuz…

Deyin ki, milletin genelinde karamsar bir hava hâkim…

Deyin ki, faizler iş dünyasının belini büküyor…

Kuşkusuz bunlar ve daha fazlası hepimizin kulağına geliyor.

Demokratik bir sistemde; iyi yönetilmediğine inanan seçmen irade değiştirir, öyle değil mi?

Kabul edelim ki; Türk seçmeni hem şikâyetçi hem de yöneten siyasi oluşumdan vazgeçmiyor, geçmek istemiyor!

Peki, neden?

Hiç “dallandırıp budaklandırmadan” ifade edeyim:

Seçmen, ana muhalefet partisi CHP’ye itimat etmiyor!

CHP’yi “güvenli liman olarak” görmüyor!

CHP; günü geçtik saatler içerisinde ak dediğine kara, kara dediğine ak diyecek kadar gelgitler yaşıyor, yaşatıyor.

Üst perdeden bakıp o çok da ciddiye almadığınız millet de CHP’nin “virajlı yolda savrulan, yola tutunmaya çalışan” halini emin olun birçoğumuzdan iyi analiz ediyor.

Bakınız, kendi zihin dünyalarına aykırı gelen, kendi düşünce ve inanışlarına uymayan herkesi öcü (!) ilan etmekte hiçbir sakınca görmeyen CHP yönetim zihniyeti; Kayseri’de gereksiz, ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı bir fitili ateşlemeye çalışarak bir kez daha kendini gösterdi.

Cumhuriyet Halk Partisi Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, İsmailağa Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu’nun (İDDEF) Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’i ziyaretinden yola çıkarak, “bir bardak suda” fırtına koparmaya çalışıyor!

Hatırlanacağı üzere, CHP; Kemal Kılıçdaroğlu nezdinde muhafazakâr kesimle helalleşmişti. Her türlü dini inanca, görüşe, mezhebe saygı duyacaklarını açıklamışlardı.

Açıklamayla da kalınmadı çok sayıda tarikat/cemaat mensubunu makamında kabul etmişti Kılıçdaroğlu.

Genç’in başlattığı tartışmaya katılan MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy da o sözler ve vaatlere atıfta bulunarak, Kılıçdaroğlu’nun bir tarikat liderinin elini öptüğü fotoğrafı paylaşıp, eleştirilerde bulundu.

Hâsılı; “Normalleşme” dediler, “Helalleşme” dediler, dediler de dediler. Yeter ki oy gelsindi!

CHP’nin sadece sözde kaldığı anlaşılan hamlelerindeki samimiyetsizliğin tezahürü olsa gerek, Vekil Genç, bir nezaket ziyaretinden yola çıkarak, şehrin valisini, devletini suçluyor.

Üzülerek ifade etmeliyim ki, Genç’in çıkışı; 28 Şubat zihniyetinin bazı CHP’lilerin beyninde yaşadığı, en ufak bir gelişmede bunun tekrar hortladığının göstergesidir.

İşte ikna edemediğiniz, oy alamadığınız insanlar, bazı CHP’lilere bu yüzden güvenmiyor ve partiyi iktidara taşımıyor.

Şunu da sormadan edemeyeceğim:

Rövanşist bir yaklaşımla, “bilinçaltına yerleşmiş” basmakalıp düşüncelerle bazı kesimleri ötekileştiren, onlara hayat hakkı tanımayan bir düşünceden kim fayda görür?

Kayseri gibi bir ilin milletvekili, bu durumu neden ve hangi sebeple sorun yapar?

180 kez okundu
GÖNDER
whatsapp WhatsApp ihbar hattı
0 533 639 19 60
×
Birden çok mail adresi varsa mail adreslerini virgül ile ayırınız
Max 200 karakter
Gönder
×