Mahmut TURSUN

Mahmut TURSUN

Kayseri, Köşe Yazısı, mahmut tursun, Yazar

KİM, NE KADAR OY ALIR?

Sokakta kiminle karşılaşsak aynı soruyu yöneltiyor:

Kayseri belediyelerinde değişim olacak mı?

Bu sorunun bir benzerini aylar öncesinde “Adaylarda değişim olacak mı?” merakıyla soranlardan anlaşılacağı üzere toplumda bir değişim merakı uyandırılmış!

Kuşkusuz bu merakı bilinçaltına itenlerin başında iktidar ve siyasetin aktörü AK Parti’deki “bir takım” şuursuz (!) aktörler yatıyor.

İster buna “Parti içindeki İrlandalılar” deyin, isterseniz de “hayal ettikleri makam ve mevkilere gelemediği için” ortalığı ateşe vermeyi çözüm yolu zanneden “ben yandım, herkes yansın’cılar” deyin. Acı ama son iki seçim sürecinde AK Parti’nin Kayseri’de böyle bir kitlesi var.

Bu kitlenin, 17 gün kalan 31 Mart 2024 yerel seçimlerine ne oranda etki edeceğini hep birlikte göreceğiz şüphesiz. Keza “Herkes yansıncı” tayfanın, AK Parti ve Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Memduh Büyükkılıç’a “en fazla” yüzde 5-7’lik bir oy kaybından başka hiçbir şey yaşatamayacağını da kısmetse 1 Nisan sabahında görmüş olacağız.

Madem oranlara ve kayıplara değindik; gelin iki haftadan birkaç gün fazlası olan yerel seçimlerde kim, ne kadar oy alacak, kim önde, kim nal topluyor, “bugünkü tabloda” oy dağılımı sıralaması nasıl olur bunları değerlendirmeye çalışalım.

Mevcut Başkan Memduh Büyükkılıç; yapılan her seçimde partisinden fazla oy alma unvanını elinde bulunduran “tecrübeli” bir siyasetçi. Ülkedeki genel siyasetten doğan; ekonomiyi de birinci sıraya alan gündemden AK Parti gibi “kuşkusuz” Sayın Büyükkılıç da nasibini alan adaylardan olacaktır. Kırsalda oy kaybı yaşamasına ihtimal verilmeyen Büyükkılıç, merkezde bir miktar oy kaybedeceğe benziyor. Bu kaybın ana nedenlerinin başında ekonomi de (!) gelmiyor aslında. Sebep; sadece ve sadece “fitneyi kalkan edinerek” partiyi ve partinin dahası ittifakın Büyükşehir Belediye Başkan adayını hedef alan bir takım yerli (!) işgüzarlardır. Bu işgüzarların hesaba katmadığı tek şey de, “yerlilerin ağırlıkta yaşadığı” kentin bir-iki mahallesinde ortaya çıkacak bariz düşüşün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından seçim sonrasında analiz edilecek olmasıdır. Kafayı kuma gömen deve misali (!) bedenleriyle, Sayın Erdoğan’a sırıtarak kimden, neyden yana olduklarını ifşa etmiş olacak, onca yıllık partili ve AK Parti destekçisi imajlarını yerle yeksan edeceklerdir. Üstelik de kendi elleri, dilleriyle! Açıkçası; bu beyefendilerin kente yapmak istedikleri, yapacakları kötülüğün; İmamoğlu’nun, partisinin genel başkanına yaptığı/yapmak istediğinden hiçbir farkı yoktur. Tarih ve siyaset; bu güruhu “31 Mart yansıncıları olarak” not edecektir. Hâsılı, Sayın Büyükkılıç, 2019 seçimlerinde olduğu gibi yüzde 63,39 oy alamasa da yüzde 55’lik bir oranla görevine devam edecektir.

Mahmut Arıkan; sahaya çok erken çıkamasa da epey bir yol kat etti. Kendisine yetki veren Kayserili hemşehrilerini Meclis’teki gayret ve duruşuyla mahcup etmeyen Arıkan, AK Parti’ye kızan, sarı kart göstermek isteyen seçmenin oy vermek için yöneleceği “güvenli limanı olarak” ikinci en güçlü aday olacaktır. Bugüne kadar gösterdiği performans, sahadaki gayret ve siyasetteki “kucaklayıcı, uzlaşıcı” diliyle kararsız seçmenleri sandığa götürmeye ikna edecek en etkili isim olarak duruyor. Dolayısıyla Memduh başkanı sahada ve sandıkta en çok zorlayacak rakip olan Sayın Arıkan, 17 gün içerisinde üzerine ne kadar katar/katabilir şu an kestiremesem de 31 Mart 2024 seçimlerinde hanesine yüzde 12’lik bir oy oranını yazdıracaktır.

Murat Molu;Ha var, ha yok!” sözünün sahadaki karşılığıdır. Kayseri’de bir dönem Büyükşehir ve Kocasinan belediyelerini yönetme kabiliyet ve teveccühünü seçmenden alabilmiş Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP), Kayseri’de “bir bakıma zoraki” sahaya sürdüğü, seçim sahasında olmasa da CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in reklam filminde “yürürken ve sırıtırken” gördüğümüz bu adayının; “kemikleşmiş diye tabir edilen” tıpış tıpış (!) CHP’ye oy verecek kitleden bile 2 puan aşağılarda oy alacağı kaçınılmaz görünüyor. Seçmenin karşısına proje tanıtımı ile bile çıkamayan, yerel basında neredeyse “tek sütunluk” asayiş haberleri kadar bile yer alamayan Sayın Molu’nun sadece soy ismine saygıyla sürüldüğü sahadan sandığa “en fazla” yüzde 10’luk bir yansıma olacaktır.  

Kazım Yücel; Kendisini yıllarca milletvekilliği, olmazsa da Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için hazırladı; “siyaseten” didindi, çabaladı. Neye talip olduysa muvaffak olamadı, hep kaybetti. Yerelin Bay Kemal’i misali… Geçen yıl yapılan 14 Mayıs Genel Seçimlerinde; partisinden ikinci defa 1. Sıra milletvekili adayı olarak seçilen Dursun Ataş’ın temayül kurnazlığıyla (!) milletvekili sıralamasında ancak 5. Sırada yer bulabildi; sahadan çekildi, partisine de siyasete de küstü adeta. Ta ki, kendisinin 5. Sıralarda olmasının mimarı Ataş ile Genel Başkanı Meral Akşener’in yanına götürülüp, “Sana biraz haksızlık ettik! Gel, Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız ol!” denilene kadar. Küsen, kabuğuna çekilen Yücel, “ağzına sürülen bu dadak ile” koşarak şehrine geldi; dirildi, morallendi, “Yaparsa, AK Parti yapar” sloganını “Yaparsa, Kazım Yücel yapar”a evirip, sosyal medyaya düştü. Yerel basınla eşit ve adil, kurumsal bir iletişim göstermek yerine iki-üç mecrayı kılavuz edindi, “yankı odalarında” çok önde olduğuna, başkan seçildiğine/seçileceğine inandırıldı. Yüksek su faturaları ve Kartal kavşağı ile başladığı doğru teşhislerden koptu, “Suriyelileri Kayseri’den gönderecek” Kazım Yücel’e evirildi.  Kısa süreli atağı; “masadan kalkan, geri oturan/oturtulan ve halen toparlanamayan” partisinden farksız olmadı. Günden güne oy kaybediyor, söylemleri çok da itibar görmüyor. Sayın Yücel heyecanlı başladığı bu yarışta da “hiç kuşkusuz” kaybedecek. Alabileceği oy oranı da bugün itibarıyla yüzde 8-9 bandında.

Abdullah Özkırış; 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde İyi Parti’den Milletvekili Aday Adayı oldu. Umduğunu bulamadı, Yeniden Refah Partisi’ne (YRP) geçti. Özkırış da “CHP’li rakibi Molu gibi” ne basın ne de seçmenin karşısına proje tanıtımıyla çıkmadı. Hatta yine Molu gibi “doğru dürüst” milletin huzuruna da çıkmadı! Kendisini halen sosyal medyadaki “trajikomik” paylaşımlarıyla görebiliyoruz. Seçim sathına henüz girilen günlerde ülke genelinde esen YRP rüzgârıyla bugün bambaşka bir konum ve oy oranı alabilecek imkâna sahip Özkırış, “yanlış aday tercihi” tanımının yaşanan örneği olarak yerel siyaset tarihine geçen isim olacak. Aylar önce AK Parti’ye kızan muhafazakâr seçmenin meyledeceği adres olarak gösterilen YRP, Özkırış ismiyle Büyükşehir’de yüzde 4-6 civarında bir oyu ancak alabilecektir.

E, kalan yüzde 10 oy nerede, kime gidiyor?” diyenlerinizi duyar gibiyim.

Onu da seçime girecek diğer partilerin adaylarına gönlünüzce dağıtın.

215 kez okundu
PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×