Mahmut TURSUN

Mahmut TURSUN

Kayseri, Köşe Yazısı, mahmut tursun, Yazar

ODALAR VE OSB'LER...

Ortalıktaki salgının azizliğiyle gecikmiş olan bu yazı için tüm değerli okuyuculardan özür diliyorum. Gecikme diyorum çünkü haftanın ikinci günü ilan edilen belediye meclis üye listelerini “sıcağı sıcağına” yorumlama devamında da “yıllardır” zihnimi kurcalayan o soruyu bir kez daha sormak istiyordum.

2023 genel seçimleri öncesinde yarışan Cumhur ve Millet İttifakı arasında tercihimi “neden ve niçinleriyle” Cumhur’dan yana almış ve bıkmadan Millet masasının gittiği yolun yol olmadığını hem o tarihli çalıştığım yerel gazetede hem de televizyon ekranlarında “usanmadan” yazdım, söyledim. Keza, yerelde de “bizim mahalle sakinlerinin fal açtığı, kalbindekini gerçekmiş gibi pazarladığı” süreçte, AK Parti’nin Kayseri Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere merkez ilçeler değişime gitmesini gerektirecek hiçbir “makul” sebep olmadığını savundum.

Yazdım”, “Söyledim”, “Uyardım” gibi ne kadar nefse mahkûm eden cümlelerden kaçınsam, hazzetmesem de bu girizgâhı yapmadan belediye meclis üye listeleri ve bana göre o listelerden daha tehlikeli “sarmallara” değinmek, “bulanık suda avlanmaya çalışmak dışında” hiçbir yeteneği olmayanlara fırsat vermek olacaktır.

31 Mart 2024 Yerel seçimlerine 37 gün kaldı. Bugünün Kayseri’sinde “bir-iki kırsal ilçe hariç” halen kazanan tarafta Cumhur İttifakı açık ara önde görünüyor. Dolayısıyla kamuoyunda da AK Parti ve MHP’nin Belediye Meclis üye listesi merakla bekleniyordu.

Liste açıklandı.

Şöyle bir göz attım.

Aslında hepimizin farkında olduğu bir gerçek bu listelerde de sırıtıyordu.

Neredeyse hep aynı isimler, aynı isimlerin kendisi değilse kardeşi, çocukları vs.

Hakikati konuşmak gerekirse, hiç değilse belediye meclis üyeliğinde “para” yok! Buna rağmen “kadrolaşmış” isimleri okurken, “Partide o görevi üstlenebilecek başkaca kimseler yok mu?” diye sormadan edemiyor insan.

Sanırım etikete bayılıyoruz!

Öyle sıfatlarımız olmalı ki; say say, yaz yaz bitmesin.

Temsil; filanca oda başkanı, falanca OSB Yönetim Kurulu Başkanı, iş insanı, hayırsever, delege, üst delege, parti üyesi…

Özenti mi yoksa nefsi eziklik midir bu?

Bir insan neden birden fazla statüye tamah eder?

O ol, bu ol, şu ol, onlar ol, bunlar ol, şunlar ol…

Yahu sonunda olacağın tek şey özün, sensin!

Tek başına bir fani…

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, geçen günlerde şöyle bir söz sarf etmişti:

Proje aşamasında olan Uzay, Havacılık ve Savunma İhtisas OSB ve Geri Dönüşüm İhtisas OSB ile ilgili çalışmalarımız sürüyor. Bu OSB’lerle beraber, biri İncesu’da olmak üzere şehrimizde 7 adet OSB’miz olacak.

Mevcut OSB’si 4 olan şehrimizin, 7 OSB’ye ulaşacak olması heyecan verici ve sevindirici hiç kuşkusuz.

Siyasetteki “seçilmişler” listesinin iş dünyasındaki karşılığını düşündünüz mü hiç?

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) ve Kayseri Ticaret Odası’nın (KTO) Yönetim Kurulu üye listesinde yer alan isimlerin birçoğu Erciyes Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu/Müteşebbis Heyeti, Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu/Müteşebbis Heyeti, Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu ve İncesu Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu/Müteşebbis Heyeti listesinde.

Kaba bir deyimle “seçilmişler” statü adına her yeri parsellemiş!

Bir çember çizilmiş, ne o çemberden içeriye başka isimler alınıyor ne de çembere yaklaşılmasına izin veriliyor.

Kendileri olamazsa eşleri, kardeşleri, çocukları, yeğenleri “madden de” beslenmiş oluyor.

Ne yaparsanız yapın; doymuyorlar!

Kendileri ve aileleri dışında hiç kimse umurlarında bile değil!

Ne güzel memleket değil mi?

Ve ne yazıktır ki; Kayseri “o kendini bilen” simsarların aç gözlülüğünden çektiğini hiçbir şeyden çekmiyor.

Hakça ve kardeşçe bölüşümden nasiplenemeyen/nasiplendirilmeyen hiçbir yerde huzur, refah, gelişim olmaz.

Hele bir de on yıllardır ne yaptığı, ne ettiği belli bile olmayan adını sanayicilerden (!) almış bir dernek var o da evlere şenlik! Atıl bir dernek üzerinden “ballı” sıfat/görevlere de anca bir Kayserili zekâsıyla (!) geliniyor demek ki…

Şehre de, üyelerinize de, iş insanlarına da, sanayiciye de, millete de yazık ve de ayıp ediyorsunuz.

Gittiğiniz yol, yol değil!

400 kez okundu
PAYLAŞ

DİĞER YAZILARI

×